2 500 yıl önce Hippokrates’in yazılarında bahsettiği, çok iyi bilinen bir hastalıktır. Sadece insanda yaşayan kabakulak virüsü, kış sonu ve bahar aylarında burun salgıları ve kişiler arası direkt temasla kolayca yayılır ve salgın yapar. Kabakulak hastalığının kuluçka dönemi, yaklaşık iki haftadır. Virüsü kapanların üçte birinde hiçbir şikayet görülmez, hastalık belirtilerinin ortaya çıktığı kişilerde ateş, kas ve baş ağrısı, halsizlik ve tükürük bezlerinde ağrı ve şişlik ortaya çıkar. Şikayetler yaklaşık bir hafta sürer. Kabakulak virüsü, virüslerin vücudumuza girdiğinde yaşayacakları “evi” ne kadar titizlikle seçtiklerine çok iyi bir örnektir.
Bu virüs, her zaman tükürük tezlerini, nadiren beyni saran zarları ve ilginçtir erkeklerde de kadınlarda da bazen yumurtalıkları sever ve oralara yerleşir. Bu yerleşim planı büyük sıkıntılara yol açabilir, çünkü her zaman tükürük bezlerine yerleşen virüs, bazen de yumurtalıklara gidebilir ve bir hafta sonra hasta erkekse yumurtalıklarında şiddetli ağrı ve şişlik hissedebilir. Yumurtalıklardaki şiddetli ağrılar 3-4 gün sürebilir. Kadınlarda virüsün yumurtalıklara yerleşmesi ise pek bir şikayete yol açmaz.
Erkeklerde böyle bir şikayet yaşanırsa sonuç kozmetik açıdan kötü olur, etkilenen kişilerin bazılarında yumurtalık küçülür ve işlevini kısmen kaybeder. Çok şükür ki bu durum çoğu zaman kısırlığa yol açmaz. Kabakulak virüsü beyni saran zarlara ulaştığındaysa menenjit hastalığına neden olabilir. Kabakulak hastalığından kurtulmanın tek çaresi aşı olmaktır. Aşılanan çocukların yüzde 95’i, bu hastalıkla ömür boyu vedalaşır. Aşılı çocukların sadece yüzde 5’inde yumurtalıklara vurmayan hafif şikayetler görülür.