Dünya’da çok sayıda yanardağ vardır. Yukarıda yer alan fotoğrafta Yanardağı lav püskürtürken görülmektedir. Acaba bu lavlar nereden geliyor? Dünya’nın derinliklerinde neler var? Uydularla Dünya’nın yüzeyi uzaydan görülebiliyor. Oradan bakılınca yanda yer alan fotoğraftaki gibi Dünya’nın kayaçlarla kaplı yüzeyinin büyük bir kısmında uzanan masmavi sular ve onları çevreleyen bulutlar seçilebilir. Biraz daha yaklaşıldığında ise yüksek dağlar ve derin vadiler fark edilebilir. Taş, toprak, kaya vb.nin Dünya’nın kara tabakasını, denizlerin, göllerin, akarsuların su tabakasını; kara ve suların etrafını saran havanın ise hava tabakasını oluşturur. Dünya yüzeyinden derinlere indikçe tabakalar devam eder. Ancak bu tabakalar doğrudan gözlemlenemez. Bilim insanları Dünyanın gözlemlenemeyen iç kısmının özellikleriyle ilgili araştırmalarına devam etmektedirler. Özellikle yanardağlardan yeryüzüne püsküren kızgın lavları inceleyerek pek çok bilgi edinmektedirler. Bilim insanları edindikleri bilgilerden yola çıkarak Dünya’nın gözlemlenebilen ve gözlemlenemeyen kısımlarını, bazı temel özelliklerine göre adlandırdıkları bölümlere ayırmışlardır. Bu bölümlere katman denir. Dünya, farklı özelliklere sahip, iç içe sıralanmış katmanlardan oluşmuştur. Bu katmanlar dıştan içe doğru sırasıyla hava küre, su küre, taş küre, ateş küre ve ağır küredir.
Hava küre: Dünya’nın en dış katmanıdır. Atmosfer olarak da adlandırılan hava küre, Dünya’yı uzaya kadar her taraftan kuşatan ve yaşamı mümkün kılan bir gaz karışımıdır. Hava küre tüm canlılar gibi sizin de soluk alırken kullandığınız havanın bulunduğu kısımdır. Yağmur, kar, rüzgar gibi hava olayları bu kısımda meydana gelir. Azot. oksijen, karbondioksit, su buharı gibi çeşitli gazlardan oluşan hava kürenin alt sınırı kara ve deniz yüzeylerine temas eder. Yani hava küre, taş küre ve su küre ile temas halindedir.
Su küre: Dünya’nın hava küreden sonra gelen katmanıdır. Dünya üzerindeki okyanuslar, denizler, göller, akarsular, yer altı suları, buzullar ve atmosferdeki su buharı su küreyi oluşturur. Dünya’nın 3/4’ünün sularla kaplı olduğunu biliyorsunuz. Canlılar için hava gibi su da vazgeçilmez bir yaşam kaynağıdır. Yaşam ortamı su olan birçok canlı vardır. Çeşitli balıklar, su yosunları, midye ve sünger bunlardan bazılarıdır. Su küre, taş küre ile iç içe olan bir katmandır. Ancak taş küreyi her yerde aynı kalınlıkta kuşatmaz. Deniz ve okyanuslardaki suların derinliği göllere ve nehirlere göre daha fazladır.
Taş küre: Su küreden sonra gelen ve çeşitli kayaçlardan oluşan bu katmana yer kabuğu adı da verilir. Taş kürenin üst yüzü kayaçların ufalanmasıyla oluşan toprakla örtülüdür, Su kürede olduğu gibi taş kürede de birçok canlı çeşidi yaşamaktadır. İnsanlar ve hayvanların bir kısmı burada yuvaların’ yapar ve besinlerin’ elde eder. Bitkiler için tutunma yüzeyi oluşturur. Taş kürenin çok büyük bir kısmı sularla kaplıdır. Görebildiğiniz kısım yani karalar Dünya yüzeyinin yaklaşık 1/4’ü kadardır. Taş küreyi oluşturan kayaçlardan bazıları ekonomik açıdan değerlidir. Bu kayaçlara maden adı verildiğini biliyorsunuz. Kimi yerlerde insanlar maden çıkarmak için maden ocakları açarlar.
Petrol ve kömür gibi fosil yakıtlar da taş kürenin derinliklerinden çıkarılır. Dünya’nın en rahat görebildiğiniz kısmı olan taş kürenin kalınlığı her yerde aynı değildir. Karalar, yüksek dağların bulunduğu yerlerde kalın, derin okyanus diplerinde ise daha incedir. Dünya’yı bir elma gibi düşünürseniz, elmanın kabuğunu taş küreye benzetebilirsiniz, Bu durumda taş kürenin kalınlığı da elmanın kabuğunun kalınlığına benzetilebilir. Bilim insanlarının yaptıkları araştırmalar taş kürenin iç kısmına doğru gidildikçe sıcaklığın arttığını göstermiştir.
Ateş küre: Taş kürenin altında yer alan katmandır. Manto olarak da adlandırılan ateş küre, tas küreye göre çok daha kalın ve sıcaktır. En üst kısmı taş küre gibi katı ve serttir, alta doğru sıcaklık büyük oranda artmaya başlar. Bu sıcaklık kayaçları bile eritebilecek değerdedir. Ateş kürenin yapısında bulunan maddeler yüksek sıcaklıktan dolayı erimiş ve akışkan bir halde bulunur. Bu nedenle ateş küre akıcı hamur kıvamındadır. Magma adı verilen akışkan hâldeki bu maddeler sürekli hareket halindedir, Magma zaman zaman taş kürenin zayıf ve kırılgan kısımlarından yeryüzüne çıkarak yanardağları oluşturur. Yeryüzüne çıkan magmaya lav adı verilir. Bilim insanlara taş küreyi oluşturan kayaçların bu katman üzerinde yüzdüğünü düşünürler.
Ağır küre: Ateş kürenin altında yer alır. Dünya’nın merkezini oluşturan bu tabakaya çekirdek adı da verilir. Dünya’nın en sıcak ve en kalın katmanıdır. Buradaki sıcaklık o kadar yüksektir ki ağır kürenin yapısındaki bütün maddelerin erimiş olması gerekir. Ancak bu katmanın Dünya’nın merkezinde yer alması nedeniyle üzerine çok büyük kuvvetlerin etki ettiği ve yapısındaki maddelerin katı ya da katıya yakın olduğu kabul edilir. Bilim insanlarının hakkında en az bilgiye sahip oldukları katmandır. Bilim insanları uydularla uzaydan Dünya’nın fotoğraflarını çekerek Dünya yüzeyindeki suların ve karaların şekillerini çizmişlerdir. Yaptıkları araştırmalar sonucunda Dünya’nın bilimsel bir modelini yaparak yapısını açıklamışlardır.